Sınırlar Özgürleştirir mi? Bir Mimarlık Fakültesi Temel Tasarım Atölyesi Deneyimi
Göster/ Aç
Erişim
info:eu-repo/semantics/openAccesshttp://creativecommons.org/publicdomain/zero/1.0/Tarih
2015-04Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterKünye
Birik M., Minsolmaz Yeler G., Eyüpoğlu Erşen A., Gündoğdu M. (2015) Sınırlar Özgürleştirir mi? Bir Mimarlık Fakültesi Temel Tasarım Atölyesi Deneyimi, 9. Uluslararası Sinan Sempozyumu Bildiriler Kitabı " SINIRLA-MA", Trakya Üniversitesi Mİmarlık Fakültesi Yayını, No:161, s.345-352.Özet
Bildiride, tasarım eğitiminde özgür düşünce ve sınırlamaların birbirini nasıl etkilediğini değerlendirmek amacıyla Kırklareli Üniversitesi, Mimarlık Fakultesi, Temel Tasarım Atölyesi deneyimi üzerinden “Sınırlar Özgürleştirir mi?” sorusuna cevap aranmaktadır. Klasik temel tasarım eğitiminden farklı olarak, KLU Mimarlık Fakültesi Temel Tasarım Ortak Atölyesi’nin içeriği, mekânı sadece algıya dayalı fiziksel bileşenlerden değil, sosyal ağlar ve akışların tanımladığı karmaşık bir yapı olarak ele alacak biçimde zenginleştirilerek kurgulanmıştır. Bu özgün atölye, 2014-2015 güz eğitim-öğretim döneminde, mimar ve şehir plancısı öğrencilerinin mekâna ait deneyimlerini birlikte paylaştıkları, farklı ölçeklerdeki yaklaşımların ortak paydada buluştuğu bir uygulama atölyesi olarak gerçekleştirilmiştir. Bildiri kapsamında, ortak anlatım diline ulaşmayı amaçlayan bu özgün temel tasarım yönteminin; algılama, anlama ve aktarma süreçlerinden geçen öğrenci çalışmalarına nasıl yansıdığı sorgulanmış, temel tasarım eğitimi içerisinde verilen sınırlamaların özgün ve yaratıcı üretim süreçlerine olumlu ve olumsuz etkileri tartışılmıştır. Yapılan değerlendirmelerde, sınırlayıcıların belirli ölçüde malzeme, renk ve doku standardizasyonu getirmesine karşılık elde edilen çalışmalarda farklı ve özgün yaratıcı düşüncelerin geliştirildiği belirlenmiştir. Tasarım sürecinde, mekânın fiziksel bileşenlerinden de öte onu oluşturan görünmeyen ağlar ve akışları da tanımlayan, ortak bir dil ifadesi içerisinde birseysel ve ekip çalışması ölçeğinde ürünler elde edilmiştir. Sonuç olarak, önceden tanımlanmış sınırların yüksek soyutlama niteliğine sahip yaratıcı ürünler elde edilmesinde etkili olduğu belirlenmiştir. This Assessment is aiming to seek answer the question for “Can boundaries be liberating?” through the experience of Kırklareli University (KLU) Faculty of Architecture Integrated Basic Design Studio in order to assess how limitations and free thought affect each other. Distinct from classic term of basic design approach, program content of KLU Faculty of Architecture Integrated Basic Design Studio has enhanced to focus on territorial space, not only for to understand its physical components but its complex structure defined by social networks and flows. This unique design studio has been realized during 2014-2015 fall semester with participation of both urban planning and architectural design first year students to share their own experiences of place and different scale of problem solving approaches. It is being questioned how boundaries were considered in student works through the process of perception, comprehension and expression, according to KLU Basic Design Program aiming to reach common expression language. Also through this methodology positive and negative affects of limitations on creative production processes are being discussed. Despite the predefined limitations have brought certain amount of visual standardisation in material, texture and colour, development of distinctive and variant thoughts has been determined through basic design studies. During the design process territorial space understood as a whole with its structural aspects and further more combined with invisible social networks and flows. Individual and group works have been completed in the context of common pattern language that served as communication tool. As a result, positive affect of predefined limitations on achieving high abstraction level of creative design works have been determined.
Koleksiyonlar
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: